DİYARBAKIR’daki bazı STK temsilcileri, aralarında İsrail Cumhurbaşkanı Yitzhak Herzog ve Başbakan Binyamin Netanyahu’nun da bulunduğu 12 devlet yetkilisi hakkında suç duyurusunda bulundu.
Diyarbakır’da faaliyet gösteren bazı STK temsilcileri adliyeye gelerek aralarında İsrail Cumhurbaşkanı Yitzhak Herzog, Başbakan Benjamin Netanyahu, Başbakan Yardımcısı Yariv Levin ve diğer bakanların da bulunduğu 12 devlet yetkilisi hakkında suç duyurusunda bulundu. Bu kişilerin Türk Ceza Kanunu’nun 76. maddesine göre soykırım, 77. maddesine göre ise insanlığa karşı suç işledikleri belirtildi.
‘İSRAİL İNKAR EDİLMEZ BİR SAVAŞ SUÇU İŞLEDİ’
Suç duyurusunun ardından adliye önünde basın açıklaması yapan İnsan Hakları ve Mazlumlarla Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) İl Temsilcisi Avukat Mahmut Aytekin, “7 Ekim 2023’ten itibaren işgalci İsrail güçleri başlamıştır. Silahsız ve savunmasız Gazze halkını amaç ne olursa olsun havadan ve karadan bombalayan İsrail, hava saldırılarıyla yetinmedi ve Gazze halkına insani yardımı durdurdu, İsrail Savunma Bakanı da Gazze Şeridi’nin imha edileceğini kamuoyuna duyurdu. 9 Ekim 2023’teki açıklamasında tamamen abluka altına alındığını ve bölgeye elektrik, yakıt ve su verilmeyeceğini belirtmişti. Bu süreçte İsrail, hiçbir hedefi olmadan, okulları, bölgeleri bombalayarak binlerce kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden oldu. Savaşta bile korunması gereken cami, hastane gibi insanların bir arada toplandığı ve doğrudan sivillerin hedef alındığı İsrail, tüm bu savaş suçlarını işlerken ‘kimyasal silah’ sayılan havadan ve karadan bombalamalar gerçekleştirdi. ‘ diyerek savaşan unsurlara karşı dahi yasak olan fosfor bombalarını kullanarak açık ve inkar edilemez bir savaş suçu işledi. “Uluslararası Af Örgütü de yaptığı açıklamada fosfor bombası kullanıldığını doğruladı” dedi.
‘İSRAİL, GAZZE HALKINA AÇIĞI AÇIK BİR SOYKIRIM GİRİŞİMİNDE OLDU’
İsrail’in uluslararası anlaşmalara rağmen soykırım yaptığını belirten Aytekin, “Bütün dünya İsrail’in insanlığa karşı işlediği suçları izlerken, suçlarının onaysız kalacağından emin olan İsrail, tarihinin en karanlık, en yürek parçalayıcı eylemlerinden birini gerçekleştirdi. 17 Ekim Salı günü insanlık, çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan bir grup insanı öldürdü.” Bombalanmayacakları inancıyla bu insanların sığındığı hastaneyi bombalayarak, kesin sayısı belli olmasa da aralarında birçok çocuğun da bulunduğu 600’den fazla kişinin ölümüne, binlerce kişinin de yaralanmasına neden oldu. Uluslararası anlaşmalara rağmen İsrail, Filistin halkını ve özellikle Gazze Şeridi’ndeki sivil nüfusu tamamen yok etmeye kararlıdır. “Gazze halkını, özellikle çocukları sınır dışı etmek amacıyla doğrudan hedef alarak açık bir soykırım yapmıştır. Sivil halkın elektriğinin, suyunun, gazının kesilmesi, hatta insani yardım koridorunun bile kesilmesi Kapatılması topyekûn ölüm hedefiyle hareket ettiğinin açık göstergesidir” dedi.
